ManşetlerÜrgüp Haberleri

TÜRK EĞİTİM SEN; İL GENELİNDE EYLEMDEYDİ

Türk Eğitim Sen Nevşehir Şubesi bugün tüm ilimizde başta Nevşehir Valiliği Atatürk Anıtı önü olmak üzere tüm ilçe milli eğitim müdürlükleri önünde başta Öğretmenlik Meslek Kanunu olmak üzere, banka promosyonları, sözleşmeli öğretmenler, üniversite akademik ve idari çalışanların problemleri, eğitim ve öğretim ödeneğinin tüm çalışanlara verilmesi ve ek zam-refah payı taleplerini içeren eylem gerçekleştirdi.

Açılan pankartlarda “Okuttuğu bakan oluyor. Kendisi aç ölüyor.” “Söz değil icraat istiyoruz; Refah Payından hakkımızı istiyoruz.” “Memurların maddi ve sosyal hakları iyileştirilsin.” “Öğretmenin kariyeri emek ve tecrübedir. Sınavla Kariyer kabül edilmez.” ”Meslek kanunu öğretmene destek kanunu olsun.” “Fatura Memura Ödetilmesin. Ek Zam Verilmelidir.” “Çalışanlar Enflasyon Karşısında Açlığa Terk Edilmemelidir.” “Kariyer Basamağı Adaletsizliği Giderilmelidir.” “Eğitim Çalışanları Bir Bütündür. Ek Zam Hakkımızdır.” İfadeleri dikkat çekti.

Nevşehir İl merkezinde yapılan kitlesel basın açıklaması ve eylem Müzik Öğretmeni Ersin Ersoy’un koordinesinde saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunarak başlandı. Başkan yardımcısı Abdullah Çamcı katılımcılara Andımızı gür bir sesle okuttu. Şube başkanı Tayfur Urgenç; eyleme katılanlar ve destekleyenlere teşekkür ederek haklarımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Türk Eğitim Sen Türkiye’nin Kuvayı Milliyesi, çalışanların güven kapısıdır. Dedi. İl merkezi ile tüm ilçelerde aynı anda yapılan eylem ve basın açıklaması Nevşehir’de şube başkan yardımcısı Memiş Bülbül, İlçelerde ise ilçe başkanları; Gülşehir’de Ümit Kılıç, Avanos’ta Taner Durukan, Ürgüp’te Hasan Fındıklı, Derinkuyu’da Hakan Köse, Acıgöl’de İbrahim Sert, Kozaklı’da Mehmet Akif Alan başkanlıklarında gerçekleştirildi.

Nevşehir Merkez’deki kitlesel basın açıklaması ve eylemde başkan yardımcısı Memiş Bülbül konuşmasında şu ifadeleri kullandı;

Sayın Kamu Sen il Başkanım ve Kamu Sen’e bağlı sendikalarımızın değerli temsilcileri, yönetimleri ve değerli üyeleri, bu günde bize destek veren değerli misafirlerimiz, güven ve huzurun teminatı Emniyetimizin değerli mensupları, olmazsa olmazımız basınımızın güzide temsilcileri ve Türk Eğitim Sen Nevşehir Şubemizin fedakâr teşkilat yöneticileri, kadınlar komisyonumuzun başkan ve temsilcileri, üniversitelerimizin değerli temsilci ve yöneticileri, değerli okul temsilcilerimiz, Türk Eğitim Sen ‘in kıymetli üyeleri ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü çalışanlarımız hepiniz hoş geldiniz.

“2022-2023 eğitim öğretim yılının tüm Eğitim camiasına hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum Başta kariyer meselesi olmak üzere, eğitim çalışanlarının taleplerinin karşılık bulduğu, sorunlarının çözüldüğü bir dönem olmasını sözlerime başlamadan diliyorum.

Kıymetli meslektaşlarım , Hepimizin bildiği üzere, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri yetkili sendikanında dahil olduğu komisyonlar kurarak bankalar ile maaş promosyon anlaşmaları yapıyor ve bu kapsamda alınan promosyon ücretleri eğitim çalışanlarına ödeniyor.

Gelişen ekonomik durum göz önüne alındığında 2022 yılı itibariyle ciddi bir şekilde kendini hissettiren enflasyon sonucunda 41500 tl ye varan promosyon anlaşmaları yapılmaktadır.

3 ila 5 yıl arasında yapılan promosyon anlaşmalarından biri de ilimizde 2020 yılında yapılmıştır. İlimizde yapılan bu promosyon anlaşmasının gerek 5 yıl gibi uzun bir süre ile yapılması, gerek 2022 de promosyon süresi bitecek 33 kurumun 2020 yılında öngörüsüz bir şekilde sürece dahil edilmesi sonucu mağduriyet oluşturmasıyla gerekse sözleşmenin fesih sürecine girmesiyle ortaya çıkan fesih durumunda ödenecek cezai tutarın alınmış olan promosyondan fazla olmasıyla, eğitim çalışanları adına başarısızlıklar silsilesi haline gelmiş bir promosyon anlaşması olmuştur.

Türkiye’de daha promosyon konusu tartışılmazken Süreci titizlikle takip ederek , eğitim çalışanlarının haklı sesine kulak vermiş; Türk Eğitim Sen Nevşehir şubesi olarak Şubat ayında promosyon anlaşmasını mahkemeye taşımıştık. Önümüzdeki günlerde bu mahkemenin çalışanlar lehine karar vereceğini ve ekonomik kaybımızın bir nebze de olsa azalacağını düşünüyorum.

Türk Eğitim Sen Nevşehir Şubesi olarak bu konuda il, ilçe Milli Eğitim Müdürlüklerine ve üniversitelerimizin rektörlüklerine gerekli girişimlerde bulunduk. Bu konuda ilgililerin eğitim çalışanlarımızın lehine atacakları her olumlu adımda Türk eğitim Sen olarak tüm gücümüzle yanlarında olacağımızı belirtiyoruz

Kıymetli eğitim çalışanları. Hepimizin malumu olduğu gibi Öğretmenlik Meslek Kanunu kanayan bir yara haine gelmiştir. Türk eğitim sen olarak 08.12.2021 tarihinde Tüm Türkiyede olduğu gibi ilimizde ve ilçelerimizde Milli Eğitim Bakanlığına seslenmiş sürecin öğretmenlerle birlikte yürütülmesi gerektiğini söylemiştik.14 Şubat’da kanunlaşarak yürürlüğe giren sözde öğretmenlik Meslek Kanunu ve 12 Mayıs’da yönetmelerinin ilanı ile birlikte birçok sorunu da ortaya çıkaran bir süreci başlatmıştır. Türk Eğitim Sen’in yıllardan beri karşı çıktığı “Sınavla Kariyer” uygulaması yeniden karşımıza çıkmış, tecrübelerimiz ve önerilerimiz maalesef göz ardı edilmiştir.

Bizler TÜRK EĞİTİM SEN üyeleri olarak 2005 yılından beri Kariyer Basamaklarında düzenleme yapılmasını, kıdeme dayalı bir sistemin oluşturulmasını defalarca dile getirmiş bir sendikayız. Dün ne söylediysek bugün de aynı noktadayız ve sözümüzün arkasındayız.

TÜRK EĞİTİM SEN Genel Merkezi yönetmeliğin yayınlanmasından 13 gün sonra Danıştay’a dava açarak sınav başta olmak üzere bazı hükümlerin iptalini ve yürütmenin durdurulmasını istemiştir, bu da tavrımızın net göstergesidir.

Öğretmenlik Meslek kanunu diye sunulup, içerik itibariyle sınav yönergesinden öteye geçmeyen, iş olsun diye önümüze konulan 2 sayfalık bu yasa öğretmenler nazarında ’’bir meslek kanunu olmaktan çok uzaktır.”

Alanında ihtisas eğitimini tamamlayıp üniversiteden mezun olmuş, kpss’de başarılı olmuş, mülakatı geçmiş,adaylık kaldırma sınavında yeterliliğini ispatlamış mesleğinde yılları geride bırakmış öğretmenlerimize,meslek hayatları boyunca bir kez dahi karşılaşmayacakları eğitimler dayatma ile verilmiştir…

Burada toplanan üyelerimiz elbette eğitim verilmesine karşı değildir ama mesleği eğitimin bizatihi kendisi olan öğretmenlerimizin önlerine,12 farklı branştan, yüzlerce sayfalık not ve düşük cümlelerle oluşturulan yüzlerce saatlik video bırakıp, eğitim adı altında tamamen ezbere dayalı bir sınavın içine çekmek ,gelen haklı itirazlara da, korkmayın sınav kolay olacak,70 alırsan maaşına 1000 TL zam yapılacak demek, öğretmenlerimizi incitmekten, onurlarını kırmaktan başka hangi işe yarayacaktır? Öğretmenlik mesleği, uzmanlık alanı olması münasebetiyle sınavla ölçülecek basit bir iş değildir, ve bunu anlamak istemeyene mesleğimizin gereği deyip döne döne anlatmaktan imtina etmeyeceğiz…

Kariyer basamaklarındaki gaye üzüm yemekse yıla ve kıdeme göre uzman ve başöğretmenlik verilir sorun çözülür ama maksat bağcıyı dövmekse eğitim öğretimin en yoğun olduğu bu günlerde öğretmen 40 kişilik sınıflarda öğrencisine mi zaman ayıracak, okul ve pansiyon nöbetlerini mi tutacak, yıllık plan ve zümre mi hazırlayacak, verilen kulüp ve rehberlik çalışmalarını mı yapacak, sınav görevleriyle mi uğraşacak, ÖBA üzerinden resen verilen seminerlere mi katılacak yoksa bunların hepsini bir kenara bırakıp 2 ay içinde uzman öğretmenlik sınavına mı hazırlanacak?

Buradan tekraren hatırlatmak istiyoruz; öğretmenlik mesleği zaten kanunda ihtisas mesleği olarak ifade edilmişken, çıkarılan kanunda bile uzman/baş öğretmenlik ayrımı net biçimde ifade edilmemiş ve bu öğretmenlerimizin herhangi bir görev tanımı yapılmamışken ezbere dayalı bir sınav ile kariyer basamakları belirlemenin ne faydası olacaktır. Öğretmenlik meslek kanunu bu haliyle çalışma huzurunu ve iş barışını bozacaktır, öğretmenler arasında ayrışmaya yol açacaktır. Gelin hep birlikte kanunu yeniden düzenleyelim. Yoksa öğretmenler odasına nifak sokmuş, günden güne artan veli baskısına bir yenisini ekleyip öğretmenlerimizi velilerin tercihine sunmuş oluruz. Ayrıca bu unvanlardan elde edilen ücret farklarının da “eşit işe eşit ücret” ilkesine aykırı olacağını hatırlatıp ülkemizin irfan ordusu olan öğretmenlerin unvana değil, insanlık ve meslek onuruna yakışan bir itibara ihtiyacı olduğunu tekrardan hatırlatıyoruz.

Eğitim çalışanlarının güven kapısı, istikrarlı ve ahlaklı sendikacılığın adresi olan Türk Eğitim-Sen’in Öğretmenlik meslek kanunu noktasındaki duruşu nettir: SINAVA KAR-ŞI-YIZ 10 YILA UZMAN ÖĞRETMENLİK 20 YILA BAŞÖĞRETMENLİK VERİLMELİDİR Öğretmenin kariyerini belirleyen sınav değil, kıdemidir. Bunun patenti de 2006 yılından itibaren Türk Eğitim Senin tekelindedir. Bu hususta da sonuç alma adına üzerine düşen her şeyi kanuni yollar içinde olmak üzere yapmaktadır.

Kıymetli eğitim çalışanları

Son bir yılda her şeyin birkaç kat arttığı ülkemizde sadece öğretmenlere verilen 1325 TL eğitime hazırlık ödeneği, okula başlarken oluşan masraflar göz önüne alındığında komik bir rakam olarak kalmaktadır. Bazı belediyelerin dahi öğretmenlere 1500 tl olarak vermeyi taahhüt ettiği ücretler Milli Eğitim bakanlığı ve yetkili sendikanın utanç tablosu olarak tarihe düşmüştür.

Ayrıca eğitim öğretime hazırlık ödeneği, bütün eğitim çalışanlarına ödenmelidir! 1 Milyon öğretmene Eğitim-Öğretim Hazırlık Ödeneği verebilen MEB bütçesi, geriye kalan 80-90 bin çalışanına da bunu ödemelidir.

Bu bağlamda eğitime hazırlık ödeneği bir maaş tutarında ve tüm eğitim çalışanlarına ödenmelidir. Devletimiz bunu ödeyebilecek kadar güçlüdür.

Değerli eğitim çalışanları, Öğretmenlerin de dahil olduğu birkaç meslek grubuna verilen 3600 ek göstergeden şef, teknisyen, memur gibi diğer eğitim çalışanlarının mahrum bırakılması izah edilebilir değildir. Benzer şartların benzer sonuçlar doğurması ilkesi burada da işlemeli, öğretmenler ile diğer eğitim çalışanlarının arasına nifak sokacak adımlardan kaçınılmalıdır. Dolayısıyla tüm eğitim çalışanları 3600 ek göstergeden faydalanmalıdır

Kıymetli eğitim çalışanları, İlgili unvanlar için gerekli şartları taşıyan memurlarımıza sınavsız görevde yükselme ve unvan değişikliği hakları da verilmeli, Yardımcı Hizmetler personeli de zaman kaybetmeksizin genel idare hizmetleri sınıfına geçirilerek daha fazla mağduriyet yaşanması önlenmelidir. Ayrıca yardımcı hizmetler sınıfının özlük hakları da iyileştirilmelidir. Bir diğer konu; rotasyon sebebiyle zaten ciddi mağduriyetler yaşayan, görev tanımları bile çok net olmayan, astları konumundaki okul müdürlerinden daha az ücret alan şube müdürlerinin özlük ve ekonomik haklarında ciddi iyileştirmeler yapılmalıdır. Aynı işi yapan, aynı havayı soluyan eğitim çalışanlarının ise sözleşmeli ve kadrolu ayrımı ortadan kaldırılmalı, tüm eğitim çalışanları kadroya geçirilmelidir.

Üniversitelerde akademik kadrolar belli kritere göre verilmeli, akademisyenin unvan aldığı tarih, yayınları dikkate alınarak ilana çıkarılmalıdır. Bilinmelidir ki adaletin ve liyakatın gözetilmediği yerde bilim olmaz, üretim yapılamaz. Üniversitelerimizde idari kadro atamalarında ehliyete liyakata dikkat edilmeli birilerini memnun etmek adına adama göre iş aranmamalıdır. 2547 sayılı kanunun 13/b-4 maddesi üniversitelerin dinamik çalışmasını sağlamak için konulmuş bir maddedir. 13/b-4 maddesi keyfiyete göre uygulanmamalı, sürgün maddesi olmamalıdır. Üniversite çalışanlarına YÖK çatısı altında nakil hakkı mutlaka verilmelidir. Eğitim öğretim ödeneğinden bütün üniversite çalışanları yararlandırılmalıdır.

Buradan bir kez daha söylüyoruz. Türk Eğitim Sen, Eğitim camiasının Kuvayı Milliyesidir. Biz ne hükümetin alan sözcüsüyüz, Ne de kirli ideolojilerin barındığı sendikamsı bir yapıyız. Türk Eğitim Sen Gücünü Eğitim çalışanlarından alan Milli bir STK’dır. Kimse bize rol

biçmeye kalkmasın. Türk Eğitim Sen Genel Başkanından Şube başkanına, farklı illerdeki şube başkanlarından üyelerine kadar aynı düşünceye sahip olan, her dönemde Eğitim çalışanının desteği ile büyümüş Türk sendikacılığının kutup yıldızıdır.

Kıymetli Eğitim Çalışanları

Sözlerimi bitirirken Başta kariyer meselesi olmak üzere, eğitim çalışanlarının taleplerinin karşılık bulduğu, sorunlarının çözüldüğü bir dönem olmasını dileyerek Milli Eğitim Bakanlığını göreve davet ediyor ve Öğretmenin itibarının Milli Eğitim Bakanlığının namusu olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu